Bu yaziyi yazmakta gecenlerde 4 yasindaki kizimla yasadigim bir olay yonlendirici oldu. Kendisi meyve suyunu cok sevmesine ragmen meyve suyunu icmek istemedi, ben de bir baba olarak sagligi icin faydali olacagini dusunerek fazlaca israr ettim ve en son annesi dedi ki: “Sen bir bardaga koy, icine bir pipet yerlestir ve masaya koy, bir sey de soyleme kendisine”. Denedim ve 5 dk. sonra kizim yanima geldi ve “babacigim meyve suyunu ictim” dedi. Kizim neden israr etmeme ragmen icmedin de, simdi ictin? “Babaaa, sen bana icmemi soyleme, ben kendim istedigimde icerim” dedi. O anda kafamda bir isik belirdi ve annesine “Bak su anda cocuk fitratini konusturuyor” dedim.
Burada uzerinde durmak istedigim konu fitratin konusmasina izin vermek ve onu ezmemek… Hatta farkina varip onu korumak elimizden geldigince…
Anadoluda cok yasanir; anne, baba, dede, diger akrabalar ve komsular vs. derken sizi seven ve ilgilenen cok kisi olur. Buraya kadar oldukca guzel. Ancak bir yerde de bu bir baski meydana getirir. Kisiliginizi ortaya koymaniz oldukca zordur. Ozellikle bayram ve dugunlerde annemin arkamdan ittire ittire insan dolu salona beni suruklemesi, iste bu da en kucuk oglum demesi ve utangacligin zirvesi. Annemin iyi niyetini ve oradaki insanlarin sevgisini gormekle beraber, sevginin bile bir baski araci olabildigine bir ornektir kendi alemimde. Bu herkes icin gecerli bir ornek de olmayabilir yani devamli kisiligini ortaya koymasina izin verilen cocuklar icin zaten bir sorun olmayabilir.
Hanimlar, erkeklerin nezaketini cok isterler, begenirler ama sonra lazim oldugunda asil istedikleri kahramanlik duygusunu bu sekilde bulamayabilirler. Beylerin de, kadinlarda kendileri kadar kabiliyetli olmalarini istemeleri bazen onlardaki hassasiyeti alabilir. Cunku iki cinsin de kabiliyetleri farkli alanlarda daha iyidir. Evliligi devam ettiren kadinda kadinsi hisler, erkekte erkeksi hislerdir. Hanim, erkegine guvendigini ifade etmeli ki; istediginde o kahraman ruh hazir olsun, ayni sekilde bey, hanimin hassas ruhunu korumali ki; istediginde yaninda bulabilsin o duyguyu…
Buradaki orneklerde vermek istedigim davranislarimiz, asil taleplerimizin basamaklarini olusturmali. Bir sehire yerlesim yeri acarken bitki ortusune de en az zarar vermek gibi. Anne, baba, ogretmen ve toplum terbiye ederken ferdi, onu bir meyva agaci gibi dusunursek, dallarini kirmak yerine budamali, meyvesini buyutmek icin hormon vermek yerine temel ihtiyaclarini karsilamali.
Hep genc nufusu ile ovunen bir toplum olarak, kendini iyi ifade edemeyen her bir genc, topluma fayda yerine zarar verebilecegini de hesaba katmak gerekir. Hani muzdaripizdir hepimiz, herkes her konuda fikir sahibidir ve konusur. Peki, neden acaba? Herkes kendini ortak paydada ispat etmek istediginden olabilir mi, ne dersiniz? Mesela abi senin gibi marangoz az bulunur, senin cektigin fotograflarina hayranim, soforluk kolay meslek mi vs. gibi gercek duygularimizi gosteren cumlelerle o kisinin gonlunu oksayip, sonra da birakalim gundemi, sen bana sunu anlat veya hadi isimize bakalim dersek nasil olur sizce?
Kendi icinde nihayet hur iken, topluma fayda saglamak icin adimini titizlikli atan nesiller temennisiyle…
Huseyin Guruler, 30 Mayis 2011
3 thoughts on “Huseyin Guruler – BIRAKALIM FITRATLAR KONUSSUN”
irina
(June 25, 2011 - 7:59 pm)Cok guzel bir yazi,hayati orneklerle dolu. Tesekkur ederiz.
seyit
(June 4, 2011 - 3:11 pm)Farkına varabiseydik evlatlarımızın farkındalıklarının, belkide dokunmayacaktık masumane fıtratlarına,belki masumane oynadık yaratılışlarıyla,belki istemeden veriyoruz onca zararları onlara..
Erdal
(June 4, 2011 - 7:30 am)Bu yazı evlatlarının kimisini göğe çıkarmaya çalışırken!
Kötü olarak gördüğü ve kötülediği ama fıtratında gerçekten iyi olan.
Evladını göremeyenlere gitsin.
Esenle kalın.