Daha önce verdiği desteklerden duyduğu pişmanlıklarıyla tanınan dergi, 2003’te Irak’ın işgaline yeşil ışık yakmış, 3 yıl sonra kararlarının hatalı olduğunu açıklamıştı. Dergi, Almanya seçimlerinde de Merkel’e oy istemiş, 2008’den itibaren desteğini çekmişti. Sarkozy’yi ise “Otoriter eğilimlerine rağmen Fransa’yı geçmişinden koparacak lider.” diyerek destekleyen İngiliz dergisi, daha sonra bu kararından da dönmüştü.
Dünyanın en etkin haber dergilerinden The Economist, Fransa’daki 2007 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Sarkozy’yi reformcu kimliği ve ABD’ye yakınlığı nedeniyle desteklediğini açıklamıştı. Sarkozy’yi Avrupa’nın en durgun ekonomisine sahip Fransa’nın tek kurtuluş yolu olarak tarif eden İngiliz dergisi, “Sarkozy’nin kariyerine baktığımızda, prensip sahibi bir liberalden ziyade acımasız bir pragmatist olduğunu görüyoruz. Ancak, Fransa’yı karanlık geçmişinden koparmayı savunacak cesarete sahip tek aday.” ifadeleriyle Fransız lidere oy istemişti. “Fransa’nın şansı” başlıklı yazıda, Napolyon’a benzetilen Sarkozy’nin göçmen azınlıklara ve Türkiye’nin AB üyeliğine karşı çıkmasının seçim stratejisi olduğu savunuluyordu. Dergi, Sarkozy’nin politikalarını otoriter eğilimlerine rağmen destekleyeceğini açıklamıştı. Ancak, Eylül 2010’da yayımlanan sayısının kapağında Sarkozy’yi Napolyon şapkasının altında kaybolmuş şekilde resmetti. “Olağanüstü küçülen cumhurbaşkanı” başlıklı yazıda, 2007’de oy istediği Fransız liderin söz verdiği hiçbir reformu gerçekleştirmediği gerekçesiyle desteğini çektiğini duyurdu. The Economist, Sarkozy’yi 3 yıl sonra “Rüzgâra göre hareket eden utanmaz bir fırsatçı. Tutarsızlıkları ne istediğini anlamamızı zorlaştırıyor.” sözleriyle eleştirdi.
Sarkozy’yi otoriter eğilimlerine rağmen “Fransa’yı geçmişinden koparma” ve ekonomik reformları gerçekleştirme sözü nedeniyle destekleyen İngiliz dergisi, Türkiye’de ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “mükemmel ekonomik performansı” ve “orduyu kışlaya göndermesi”ne rağmen muhalefete oy verilmesi çağrısında bulundu. Dergi 22 Temmuz 2007 genel seçimi öncesinde AK Parti hakkında yaptığı haberde Erdoğan’a dolaylı destek vermişti.
The Economist Genel Yayın Yönetmeni John Micklethwaite dün yaptığı açıklamada seçim tercihlerinin diğer ülkelerde Türkiye’dekine benzer “siyasi manipülasyon” tartışmalarına yol açmadığını öne sürdü. Ancak, derginin Sarkozy’yi desteklemesi, Fransız basınında geniş yer bulmuştu. Anglo-sakson dünyadan bağımsız dış politikasıyla tanınan Fransa’da, muhalefet, The Economist’in bu desteğini “ABD ve İngiltere’nin politikalarına yakınlığı”yla açıklamıştı. İngiliz dergisi, İtalya Başbakanı Silvio Berlusconi’yle de mahkemelik olmuştu. Berlusconi, 2001’de The Economist’in yayımladığı “Berlusconi, neden başbakanlığa uygun değil?” yazısının ardından dergiyi mahkemeye vermişti. Berlusconi, “Ekonomist” yerine “Ekomünist” olarak adlandırdığı dergiyi “siyasî manipülasyon”la suçlamış, açtığı davayı 2008’de kaybetmişti. Dergi, 2010’da İngiltere’de Muhafazakar Parti lideri David Cameron’a ve 2008’de ABD başkanlık seçimlerinde Barack Obama’ya oy istemişti.
Davutoğlu: Basın etiğine aykırı
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İngiliz The Economist dergisinin Türk seçmenlere yaptığı “CHP’ye oy verin” çağrısına tepki gösterdi. Davutoğlu, CHP’ye destek istenen başyazının, “her türlü uluslararası basın etiğine aykırı bir makale olduğunu” söyledi. Kanal 7 televizyonuna konuşan Davutoğlu, “Eğer bir basın etiği varsa, bu makaleyi yazanların herhalde bundan haberi yok.” dedi. “CHP’ye oy verin” diye bir çağrı yapılmasının “görülmüş bir şey olmadığını”, bunun başka ülkelerde yapılamayacağını kaydetti. Bunun sebebinin, bazı uluslararası çevrelerin, Türkiye’nin izlediği yoldan duyduğu rahatsızlık olduğunu belirten Davutoğlu, “Ancak belki bu da Türkiye’nin doğru yolda olduğunu gösteriyor.” dedi. İsrail’in Türkiye’den “rahatsızlık duyduğunun aşikar” olduğunu ifade ederek, “Kusura bakmasınlar bu bölgenin büyük ülkesi biziz.” diye konuştu. ANKARA AA