Başbakan Erdoğan iftarda konuştu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ”Bizim ülkemizde vatandaşımızın inancından, etnik kökeninden, giyiminden, farklı hayat tarzından dolayı baskı gördüğü dönemler, evet, geride kaldı. Bu ülkenin hiçbir vatandaşı, Anayasa ve yasalar karşısında diğer bir vatandaşa üstün değildir. 74 milyon vatandaşımızın her biri bu ülkenin asli unsurudur, birinci sınıf vatandaşıdır” dedi

Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’de cemaat vakıflarının temsilcileriyle bir iftar sofrasını paylaşmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu dile getirerek, ”Farklı inanç gruplarına mensup kardeşlerimizin bu müstesna ev sahipliğinden dolayı sizlere en kalbi şükranlarımı sunuyorum” ifadesini kullandı.

Başbakan Erdoğan, iftar programında temsil edilen cemaatlerin bütün mensuplarına selam ve sevgilerini gönderdiğini belirterek, şunları kaydetti:

”İşte, burası İstanbul. Burada yüzyıllar boyu ezan, hazan ve çan bir arada olmuştur. Burada camiler, kiliseler, sinagoglar yüzyıllarca aynı caddede, aynı sokakta yan yana yaşamıştır. Millet olarak, ülke olarak bu noktada eşsiz bir tecrübeye sahibiz. Bugün bizi diğer ülkelerden farklı kılan en önemli özelliğimiz de budur. O tarihi kökler üzerinden bugün, burada, sizlerle birlikteyiz, bir aradayız. İnşallah daima barış ve huzur içinde buradaki gibi bir arada, birlikte olacağız. Zira buradaki beraberliğimizin sembolik anlamı çok büyük. İftar sofrası sadece ‘birlikte bir yemek’ değil, birlikte köklü bir hatırayı ve bir manevi iklimi paylaşmaktır. Öteden beri bu sofrada herkese yer var değerli dostlar. Bizimle oturan herkesle paylaşacak ekmeğimiz, aşımız, muhabbetimiz var. Zira, bizim değerlerimizde biliyorsunuz, ‘muhabbetten Muhammet oldu hasıl,  Muhammetsiz muhabbetten ne hasıl’,  bu çerçeve var.  Zira bütün yaratılanları yaratan adına sevecek bir gönlümüz var. Burada herhangi bir ayrım, ötekileştirme söz konusu değil. Bu noktada kişisel tarihimizin şahidi de millet olarak da şahidimiz İstanbul‘dur.”

İstanbul kentinin bir arada yaşamanın eşsiz ilham kaynağı olduğunu ifade eden Erdoğan, ”İstanbullu yazar Berberyan demiş ki, ‘İstanbul, görmesini bilen göz için, orkidelerle güllerin, leylaklarla mimozaların, papatyalarla kır çiçeklerinin ve yabani otların bir arada derlendiği, koca bir çiçek demetidir.’ Öyledir. Bu çiçek demetini inşallah soldurmayacağız” diye konuştu.

”BU HUZUR VE KARDEŞLİK İKLİMİNİ BOZMAYA ÇALIŞAN PROVOKASYONLAR VAR”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ”Yassıada’da merhum Menderes ile aynı makus talihi paylaşan, Yassıada’yı bizim için Yaslı Ada haline getiren ve orada hayatını kaybeden değerlerimizden biri de milletvekili Doktor Zakar Tarver idi” dedi.

Zakar Tarver’in, TBMM kürsüsünde yaptığı konuşmada kullandığı ”Memleketimizde yaşayan gayrimüslim azınlık, mukadderatını bu memleketin mukadderatına bağlamış, bu memleketin iyiliğine candan sevinen ve maazallah felaketine de samimiyetle üzülen insanlardan mürekkeptir” sözlerini aktaran Erdoğan, ”İşte bu hissiyat, tarihi kader birlikteliğimizin, birbirimize bakışımızın özetidir” diye konuştu.

Erdoğan, ne yazık ki, bu huzur ve kardeşlik iklimini bozmaya çalışan provokasyonlar da olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

”Geçmiş zaman içinde ve hala bugün de var, provokatörler çıkmıştır.  Hükümet olarak son 9 yılda demokratikleşme noktasında attığımız kararlı adımlar, hukuk dışı yapılanmalara karşı verdiğimiz kararlı mücadele ile bizatihi bu provokasyonları boşa çıkarttık. Kimsenin hatasını sahiplenmeyeceğiz ki o hataları tekrarlamaya çalışanlar bir daha asla huzurumuza kastedecek cüret ve cesareti bulmasınlar. Allah şahidimiz olsun ki, hiçbir zaman hiçbir yerde, hiçbir vatandaşımızın, ayırt etmeksizin, hiçbir insanın, sorumluluğu bizde, ‘ruh tedirginliği’ içinde yaşamasına gönlümüz, vicdanımız asla el vermez.”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’de toplumun her kesiminden insanların özgürlüklerini yaşayamadığı dönemler olduğunu belirterek, ”Herkes gibi farklı inanç gruplarının da ‘farklılıklarından dolayı’ maruz kaldıkları haksızlıkları biliyoruz” dedi.

Ama artık bunların geride kaldığını belirten Erdoğan, ”Bizim ülkemizde vatandaşımızın inancından, etnik kökeninden, giyiminden, farklı hayat tarzından dolayı baskı gördüğü dönemler, evet, geride kaldı. Bu ülkenin hiçbir vatandaşı, anayasa ve yasalar karşısında diğer bir vatandaşa üstün değildir. 74 milyon vatandaşımızın her biri bu ülkenin asli unsurudur, birinci sınıf vatandaşıdır” şeklinde konuştu. AA

Post Author: SerGe

Leave a Reply