Habervaktim Ekonomi Yazarı Hüseyin Deniz uyarıyor
Kredi kartlarının sadece alışverişte kullanılması gereken bir ödeme aracı olması gerektiğini kulak ardı ettik yıllarca. Sıkıştığımızda, ama bilerek ama bilmeyerek, yüksek faizli borcun altına girip nakit çektik. Bu nakit çekme işi öylesine yaygınlaştı ki 2007’de yerli kredi kartlarıyla yurt içinde 13 milyar TL olan nakit çekim, bu yılsonunda muhtemelen ikiye katlanarak 26 milyar TL’ye ulaşacak.
Bankalararası Kart Merkezi verilerine göre bu yılın ilk 11 ayında tam 87 milyon kez ve 22,5 milyar TL nakit avans çekimi yapıldı kredi kartlarından. Buna can dayanmaz… Aylık %2’nin üzerinde bir faizle çekilen bu nakit avanslardaki gidişatın korkutucu olduğu apaçık bir gerçek. Kasım sonu itibarıyla 51 milyona dayanan kredi kartlarına otoritenin bir düzenleme yapması gerektiği uzun zamandır konuşuluyordu. Kredi kartı sektöründe bankalar oldukça rahatlar. İnternetten başvuru yapıp hiç şubeye gitmeden adrese kredi kartı teslimatı hala yaygın bir şekilde devam ediyor. Sürekli olarak gelirinden fazlasını harcama eğilimindeki kitlenin maalesef yıldan yıla artması bankaların kredi kartları konusunda agresif satış yapmalarını körüklüyor. Bu konuda en büyük otorite BDDK, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, şube dışında tezgah açıp kart satmanın yasaklanması, asgari ödeme tutarlarının yükseltilmesi vs gibi hemen her yıl kredi kartlarıyla ilgili bazı tedbirler getirse de bankalar çalıyı dolaşmayı gayet iyi beceriyorlar. Şimdi konuşulan tedbir de kredi kartlarına tek limit getirilmesi.
Hükümetin isteği üzerine çalışma başlatan BDDK, artık şahıslara bir kredi kartı limiti getirecek. Çalışmaları kısa bir süre önce başlayan konunun tüm ayrıntıları henüz belli değil. Belli olan, kişinin yıllık gelirinin yarısı yahut belli bir oranı kadar o kişiye bir kredi kartı limiti açılacak. O limit dahilinde kalmak kaydıyla şahıs dilediği kadar kart alabilecek artık. Mesela, yıllık geliri 24 bin TL olan biri, 12 bin TL’lik tek kart alabileceği gibi, isterse bin TL limitli 12 karta sahip olabilecek. Değişmeyecek olan asıl şey ise bu toplam kredi kartı limiti olacak.
Serbest çalışan milyonlarca kişi ve kayıt dışılığın tavan yaptığı bir piyasada şahısların gelir beyanı nasıl olacak, kişilerin beyan ettiği gelirler neye göre nasıl belgelenerek kredi kartı limiti belirlemesine temel teşkil edilecek şimdilik net değil. Henüz çok yeni olan çalışma nihayete erince göreceğiz bunları. Şu aşamada kredi kartlarına getirilmesi düşünülen bu tedbir hem tüketicileri yani bizleri karttan harcama konusunda frenleyecek hem de kredi kartlarında bankaların rekabetini kızıştıracaktır.
Dünyada eşi benzeri olmayan, kredi kartlarıyla yapılan ödemelerdeki bol taksitlerin de sınırlandırılması gerektiği başka bir husus olarak önümüzde durmaya devam ediyor. İnsan, tabiatı gereği, yaptığı harcama küçük dilimlere bölününce harcamak konusunda daha cesur oluyor ve ihtiyacı olmasa dahi kolaylıkla satın almalar yapabiliyor. Harcamayı teşvik eden bol taksitli sistem de, bankalar ne kadar engellemeye çalışsalar da, düzenleme yapılması gereken ilk konulardan biri.
Tüketimden ve harcamadan kendini alıkoyamayan, bir şeyin olmayışına yokluğuna tahammül edemeyen, ‘olmadığında sabredip, olduğunda şükreden’ toplum yapımızdan uzaklaştıkça bu gibi konuları hep konuşmaya devam edeceğiz.