ABD’nin “Demokrasi getireceğim” diyerek işgal edip kan ve gözyaşı gölüne çevirdiği Irak, iç savaşa sürükleniyor. ABD’nin kurduğu kukla devlet, Şiilerin artan baskısı sonrası Sünni Araplarla ittifaka yöneldi. Etnik ve mezhep çatışma olasılığı artan Irak’ta dün de intihar saldırısı vardı
Irak’ta Şii’lere karşı Sünni ittifak
Irak’ta Başbakan’ın Sünnilere yönelik sindirme harekatı başlatmasıyla birlikte Sünni Arap-Sünni Kürt ittifakı ve çatışma olasılığı belirdi.
ABD ordusunun çekilmesinden hemen sonra, Irak’ta saflar belirmeye başlarken, çatışma ihtimali de güç kazandı. Şii Başbakan Nuri el Maliki’nin Sünni politikacılara yönelik sindirme harekatı başlatmasıyla birlikte, hakkında tutuklama kararı çıkartılan Sünni siyasetçilerin önde gelen isimlerinden Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık el Haşimi Kürtlere sığındı. Böylece, Şii’lere karşı Sünni Arap- Sünni Kürt ittifakı ortaya çıkarken, ülkenin bölünmesi de fiiliyattan hakikate dönüşüyor. ABD’nin 2003 yılında Irak’ı işgal edip, Saddam Hüseyin’in devrilmesiyle, ülke kuzeyde Sünni Kürtler, ortada Sünniler ve güneyde Şiiler olmak üzere fiilen üçe bölünmüştü.
Sünni kuşak
Saddam döneminde Irak, azınlıktaki Sünnilerin kurduğu Baas partisi tarafından yönetiliyordu. Ancak ABD’nin işgalinden hemen sonra, dengeler değişti ve çoğunluktaki Şiiler iktidarda söz sahibi oldu. Seçimleri Şii parti kazandı, Şii El Maliki başbakan oldu. Sünni Kürt Celal Talabani’ye de ABD tarafından cumhurbaşkanlığı uygun görüldü. Fakat Iraklı Şiilerin İran ile doğal bağlantısı, ABD ve Batı’da endişe yaratıyordu. Radikal İslamcı terör örgütlerinin eylemleriyle başa çıkamayan Washington yönetimi, çareyi Genişletilmiş Orta Doğu Projesi’ne uygun olarak, ABD yanlısı ılımlı İslam modelini ortaya atmakta buldu ve bu modele, “iliştirilmiş” Sünni’lerin uygun olduğuna karar verdi. Bunun neticesinde, Sünni kuşak oluşturmak için kolları sıvadı. Alevi azınlığın yönetimindeki Suriye’de Sünnilerin lehine bir mezhep çatışmasını kışkırtan ABD ve Batı, aynı oyunu Irak’ta da sahneye koyuyor. Şiilere karşı Sünni Arap, Sünni Kürt kartını masaya sürerek, İran’ı köşeye sıkıştırmayı amaçlıyor.
Sıra Kürtlere gelecek
2006 yılında bir intihar saldırısını finanse etmekle suçlanan ve hakkında tutuklama kararı çıkartılan El Haşimi, Kuzey Irak’ın Talabani güçlerinin denetimindeki Süleymaniye kentine sığınmış durumda. Sünnilerin de artık anayasal hak olarak otonom bölgelerini istediğini belirten El Haşimi, “Irak’ta bundan sonra hiçbir şey aynı olmayacak. ABD’nin 10 yılda kurduğu hassas denge, gitmeleriyle anında çöktü. Sünniler de artık anayasal hak olarak otonom bölgelerini istiyor. Bu anayasal hakkımız” diye konuşuyor. Irak’taki gelişmeler konusunda oldukça karamsar bir tablo çizen El Haşimi, şöyle devam etti: “Sıranın yakında diğer siyasilere geleceğini düşünüyorum. İleride sıra Kürt liderlerine de gelecek, çünkü Maliki Irak’ı tek başına yönetmek istiyor.” El Maliki ile uzlaşmanın bundan böyle mümkün olmadığını belirten El Haşimi, bölünmekten yana olmadığını öne sürdü ve “Ben Sünni Arap lideriyim ama vatanseverim. Bölünmemizi istemem. Ama yaşananlar Sünnileri kendi bölgelerini kurmaya itiyor” dedi. Son dönem geniş çaplı bazı soruşturmalarda eskiden Baasçı oldukları gerekçesiyle aralarında profesörler de olan çok sayıda Sünni’nin tutuklandığı hatırlatılıyor.