Türk girişimci Kürşad Arusan’ın hayal edip kurduğu Seabird Havayolları, Türkiye‘yi denizden denize hava taşımacılığıyla tanıştırmaya hazırlanıyor. Türkiye‘nin ilk ve tek suya iniş ve sudan kalkış yapabilen havayolu şirketi Seabird, en geç 2 ay içinde uçuşlara başlamayı planlıyor.
Türkçe anlamı deniz kuşu olan Seabird Havayolları uçuşa başladığında, bugüne kadar Türkiye‘de çok sayıda kişi, yalnızca filmlerde gördüğü deniz uçağıyla seyahat etme imkanına kavuşacak.
Seabird Havayolları‘nın denizden denize uçuşları gerçekleştireceği, 19 kişilik çift motorlu Twin Otter uçakları sadece suya iniş kalkış yapmakla kalmıyor, bir kaç saatlik bir çalışma sonucu floatları çıkarılarak yerine takılabilen tekerlekler sayesinde toprak zemine ya da kızakları sayesinde kara bile iniş yapabiliyor.
Seabird Havayolları Genel Müdürü Kürşad Arusan, Seabird Havayollarını kurma kararını nasıl verdiğini anlattı. ABD’de yıllarca havacılık sektörünün bir çok kademesinde görev yaptığını belirten Arusan, kız arkadaşını kaybettikten sonra ailesinin yanına İzmir’in Çeşme ilçesine geldiğini ifade etti. 3 tarafı denizlerle çevrili Türkiye‘de denizlerden yeterince faydalanılamadığını ve yakın mesafelerde havayolu ile seyahat konusunda sıkıntı yaşanıldığını görmesi üzerine böyle bir projeyi hayata geçirme fikrinin oluştuğunu dile getiren Arusan, 2009 yılında Kanada’da deniz uçakları ile ilgili araştırma yapmaya başladığını kaydetti. Bu konuda 15 yıldır deniz uçağı işi yapan ve dünyanın en büyük filosuna sahip Kenn Borek şirketiyle görüştüğünü ifade eden Arusan, ”Görüşmeden sonra bu işin olacağı aklıma yattı. İşi nasıl yapacağımı, finansal durumumu ayarladım” dedi.
KIZ ARKADAŞININ İSMİNİ VERDİ
Kenn Borek şirketi ile Twin Otter tipi uçaklarının kiralanması ve Türkiye‘ye getirilmesi konusunda ön anlaşma imzalandıktan sonra 2010 yılında şirketini resmen kurduğunu anlatan Arusan, hem kar üzerine hem karaya hem de denize inebilen uçakların depozitosunun yatırıldığını söyledi. Kanadalı şirketten kiraladığı deniz uçağına, hayatını kaybeden kız arkadaşının adını verdiği belirten Arusan, ”Spirite of lngrid-Ingrid’ın ruhu” adını verdiği deniz uçağının 2010 yılı Haziran ayında Sahiba Gökçen Havalimanına indiğini söyledi.
Uçak geldikten sonra ciddi yatırımlar yaparak Çeşme bölesinde kalkış ve varış istasyonları olarak kullanılacak yerleri hazırladığını anlatan Arusan, bu arada Sivil Havacılık Genel Müdürülüğü bünyesinde de girişimlerine devam ettiğini aktardı. Bu arada karşısına bir takım bürokratik engeller çıktığını anlatan Arusan, uçabilmek için deniz havacılığı mevzuatının oluşturulmasını beklemeye başladığını ifade etti. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğüne Bilal Ekşi’nin getirilmesiyle kaderlerinin değiştiğini belirten Arusan, Ekşi’nin, projenin Türkiye‘nin sivil havacılığına büyük katkısı olacağına inandığını ve kendilerine büyük destek verdiğini kaydetti.
Arusan, gerekli izinler alındıktan ve ”Deniz uçakları ile hava taşıma işletmeciliği yönetmeliği” 2 Ekim 2011’de Resmi Gazete’de yayımlandıktan sonra Seabird Havayollarının, Türkiye‘nin suya iniş ve sudan kalkış yapabilen ilk ve tek hava taksi-havayolu şirketi olduğunu ifade etti.
”KIYI KENTLERİNİ BULUŞTURACAĞIZ”
Seabird Airlines olarak, hem bölgesel hem deniz uçağı taşımacılığında, Kanada yapımı 19 kişilik uçaklarla bir ilki gerçekleştirmek üzere kalkışa hazırlandıklarını belirten Arusan, ”Amacımız üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, İstanbul ile Ege ve Akdeniz’in birbirleri arasında hava ulaşımı yapılmayan önemli kıyı kentlerini, güvenli bir şekilde buluşturmaktır” dedi.
Seabird Airlines kış sezonunda da bölgesel havacılık çatısı altında, Türkiye‘nin farklı noktalarında hem karadan hem denizden uçuşlar yapmayı planladıklarını ifade eden Arusan, bunu gerçekleştirirken güven ve kalitenin yanında, bu farklı hizmeti mümkün olduğunca uygun fiyatla sunmayı hedeflediklerini söyledi.
Alt yapı çalışmalarına da devam ettiklerini bildiren Arusan, ”Şubat ayı sonlarına doğru uçağı suya indirmeyi planlıyoruz. Lojistikte sorun yaşamazsak Mart sonu gibi ikinci uçağı getirip, uçuşa başlamak istiyoruz” diye konuştu.
Deniz uçakları projesinin sezonluk algılandığını ancak, bu projenin sezonluk olmadığını ifade eden Arusan, ”Kullanım alanımız çok geniş, kara ulaşımı da yapabiliriz. Antalya, Kapadokya, Denizli için çok ciddi talepler var. Herkes biraz deniz olayına kitlendi ama uçağa kızak takıp, karaya ve kar üzerine indirilebiliyoruz. Kışın kar turizmi için kayak merkezlerine uçuş yapabiliriz. Kışın İstanbul-Bozcaada, önemli destinasyon olacak bizim için. İzmir’den uçamayacağımız yer yok. Görüş mesafesinde sorun olmadığı sürece, yaz-kış bu uçaklar kullanılabilir” dedi.
Yurt dışından getirttiği kaptan pilotlara Türk ikinci pilotların eşlik edeceğini uçakların bakımı için Sky Line ile anlaştığını bildiren Arusan, 19 kişilik deniz uçağında seyahat edecek yolculara, Türkiye‘de ilk defa denizden kalkın denize inen uçaklara uçuş hizmeti verileceğini, İstanbul, Ege ve Akdeniz’in birbirleri arasında hava ulaşımı yapılmayan önemli kıyı kentlerine güvenli uçuşların yapılacağını, kalabalık havaalanlarına girmeden ve trafikte takılmadan zamandan tasarruf yapılacağını kaydetti.
Havada hava kurallarının, denizde ise deniz kurallarının geçerli olacağı deniz uçaklarının kaptan pilotlar tarafından kullanılacağını belirten Arusan, bu nedenle deniz uçaklarının hem kaptanlık hem de pilotluk belgesi olan kişiler tarafından kullanılacağını bildirdi. Arusan, 50 metrelik mesafelerden bile kalkış yapma kabiliyetine sahip uçaklar sayesinde Türkiye‘de uçulamayacak yer kalmayacağını ifade etti.
”2014’DE 6 DENİZ UÇAĞI DAHA GELECEK”
İki deniz uçağıyla bu işin başlatıldığını belirten Arusan, 2014 yılında ise 6 deniz uçağının daha Türkiye’de hizmet vermeye başlayacağını söyledi.
İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı Alaçatı bölgesinde oluşturulacak merkez üs ile arazi görüşmelerinin sürdüğünü kaydeden Arusan, detaylı uçuş rotaları üzerinden çalışılacağını ve hava ulaşımının gerçekleşmediği, hiçbir havayolunun uçuş yapmadığı yaklaşık 80 nokta belirlendiğini anlattı.
Deniz uçaklarıyla uçuşun çok ucuz olmayacağını ancak ulaşılabilir bir fiyat olacağını bildiren Arusan, fiyatların mesafeye göre değişeceğini söyledi.
Belediyelerin kendilerine destek olduğunu ve deniz uçakların inişi için yer ayarladıklarını belirten Arusan, Alaçatı bölgesine inecek deniz uçakları için iskeleleri kendi elleriyle yaptığını anlattı.
Deniz uçaklarının 50 metreden bile kalkış yapabildiğini bildiren Arusan, bu uçakların 5 saat havada kalabildiklerini söyledi. İlk aşamada günlük 6 uçuş yapmasını planladığı Arusan, deniz uçaklarıyla ilgili çalışmalarına başladıktan sonra taleplerin gelmeye başladığını kaydetti.
Özellikle Antalya-Kapadokya hattında geliş ve gidiş için yoğun talep geldiğini ifade eden Arusan, gelen taleplerin değerlendirildiğini söyledi.
Kanada’da deniz uçaklarının, hava sirkülasyonunun sağlanması amacıyla göllere indirildiğini bildiren Arusan, Türkiye’de ise göllerin açılması halinde göllere de inebileceklerini söyledi.
AA