Yıllardır Napolyon’un DNA numuneleri üzerinde çalışan Fransız genetikuzmanıGerard Lucotte, yaşayan torunlardan prens Charles Napolyon’un DNA’sı üzerinde incelemeler yaptı ve…
Napoleon Bonaparte (Napolyon Bonapart) Kafkas kökenli olabilir.
Napolyon’un DNA numuneleri üzerinde yıllardır çalışan Fransızuzmanlar,ünlüimparatorun kökenleri hakkında yeni bir buluşa imza attılar.
Son veriler, bundan iki yıl önce Arap kökenli olabileceği ima edilen Napolyon’un ‘Kafkasya kökenli’ olduğunu gösteriyor.
Yıllardır Napolyon’un DNA numuneleri üzerinde çalışan Fransız genetikuzmanı Gerard Lucotte, Napolyon’un yaşayan torunlarından prens Charles Napolyon’un DNA’sı üzerinde yaptığı incelemeler sonrasındaünlü imparatorun atalarının bir bölümünün Kafkasya coğrafyasından geldiği sonucuna vardıklarını bildirdi.
Lucotte, iki yıl önce Napolyon’un mitokondriyal (anne tarafının haplogrubu) DNA’sı üzerinde yaptığı incelemede Napolyon’un atalarının Ortadoğu, Mısır ya da Türkiye’den (Anadolu) gelmiş olabileceği sonucu üzerinde yoğunlaşmış ve daha çok “Arap kökenli” tezi üzerinde durmuştu.
Ancak prens Charles Napolyon’un Y kromozom (baba tarafı) DNA’sı üzerinde yapılan incelemelerle Bonapart’ın Kafkas, yani Avrupa kökenli olduğu sonucuna varıldı.
Genetik uzmanları sonuçların başka laboratuarlar tarafından teyid edilmesi gerektiğini söylese de buluş Fransız bilim dünyasında heyecan yaratmış durumda. Fransa merkezli Napolyon Vakfı, bilim dünyası tarafından onaylanması halinde buluşun ‘Nobel ödülüne layık’ olduğunu söylüyor.
Buluşla ilgili bilimsel makale Kanada’da yayımlanan ‘Journal of Molecular Biology Research’ dergisinde yer alıyor. Bilim dünyasını hareketlendiren buluş Fransa’da siyasi polemik yaratmaya da aday. DNA’sının incelenmesine izin veren prens Charles Napolyon, çıkan sonuçlar üzerine şimdi atası Napolyon Bonapart’ın Paris Invalides’de aynı zamanda müze olan mezarının açılıp incelenmesine izin verilmesini istiyor.
Napolyon’un mezarı hakkında Fransa’da uzun süredir polemik yaşanıyor. Mezarın içinin boş olduğunna dair medyada düzenli aralıklarla yer alan ancak hiçbir somut veriye dayanmayan haberler polemiği sürekli canlı tutuyor. Polemiğin canlı kalmasındaki başlıca neden, bugüne kadar devletin mezarın açılmasına izin vermeyi reddetmiş olması. Mezarın içinde bulunduğu müze Savunma ve Kültür Bakanlıkları tarafından işletiliyor.