Milli Eğitim Bakanlığı, Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi ve Eylem Planı hazırladı. Eğitim fakültelerinin kontenjanları azaltılacak. Öğretmenler beş yılda bir yeterlik testine tabi tutulacak
Nesrullah Sonay’ın haberi
Zorunlu eğitimi 4’er yıldan 3 dönem halinde 12 yıla çıkaran yasanın kabul edilmesiyle Milli Eğitim Bakanlığı (MEB),uygulamaiçin düğmeye bastı. 2012- 2013 eğitim yılında uygulanması planlanan yeni sistemden eğitim fakülteleri de payını aldı. Eğitim Fakülteleri Dekanlar Konseyi Başkanı ve Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Cemil Öztürk, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’in eğitim fakültelerinin kontenjanlarının azaltılması yönünde talimat verdiğini anlattı.
Kontenjanların azaltılmasının yanı sıra fakültelerindeki ikinci öğretim programlarının da aşamalı olarak kaldırılacağını ifade eden Öztürk, “Aynı şekilde açık öğretim fakültesindeki öğretmenlik programları kapatılacak. Böylece hem atama bekleyen öğretmen sayısı azalacak hem fakültelerdekikaliteyükselecek” dedi.
5 YILDA BİR SINAV
Ulusal Öğretmen Strateji Belgesi ve Eylem Planı’na göre öğretmenkalitesinigüvencealtınaalan diğerönlemleride şöyle sıralandı: “Eğitim fakültelerine öğrenci seçiminde çoktan seçmeli testlerin yanında adayları farklı açılardan değerlendirecek teknik vearaçlardanfaydalanılacak. Öğretmenler, ulusal ve uluslararası öğretmen yeterliklerine göre yetiştirilecek. MEB öğretmen alımında KPSS’den başkaaraçlarda kullanılacak. Öğretmenler beş yılda bir yeterlik testine tabi tutulacak.”
‘Ciddi kalite sorunu var’
Prof. Dr. Öztürk, Türkiye’de öğretmen yetiştirmede ciddikalitesorununun yaşandığını öne sürdü. Eğitim fakültelerinin kitle eğitimi yapan kurumlar olarak algılandığını anlatan Öztürk, “Fakülte programlarının birçoğunda bir hoca ve bir tahta yetiyor. Türkiye’de öğretim elemanı başına düşen öğrenci sayısının en fazla olduğu fakültelerin başında eğitim fakülteleri geliyor. Örgün öğretimde 1 hocaya 30’dan fazla öğrenci düşüyor. Bu fen edebiyat fakültesinde 15-16, mühendislik fakültelerinde daha az” diyekonuştu. Yetiştirdikleri öğrencilerin okullara gittiklerinde geleneksel eğitimle karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Öztürk “Eski gelenekçi öğretmenlerin rollerini benimsiyorlar. Bir süre sonra yeni öğretmenlerimiz eski öğretmenler gibi düşünmeye başlıyor. Onlarla aynılaşıyor” dedi.