Almanya’da, iş başvurularında yabancılara ya da kadınlara yönelik ayrımcılığı engellemek için başlatılan “isimsiz başvuru” adlı proje sona erdi. Ancak yeni alternatifler var.
Uygulamayı dört şirket devam ettirmek istiyor.
Almanya’da iş ve stajbaşvurularısırasındafırsateşitliği sağlamak için başlatılan “isimsizbaşvuru” adını taşıyanpilotprojesona erdi. Federal Ayrımcılıkla MücadeleDairesitarafından 2010 yılı kasım ayında başlatılanproje, yaş, cinsiyet, etnik köken gibi nedenler yüzünden yapılan ayrımcılığı engellemeyihedefliyordu.Pilotprojeye, Alman telekomüniskasyon şirketi Deutsche Telekom, Alman postaişletmesiDeutsche Post,kozmetikşirketleri L’Oréal ve Procter&Gamble, hediyehizmetlerisunan Mydays ile Alman Aile Bakanlığı, Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti İstihdamDairesive Aşağı Saksonya Eyaleti’den Celle Belediyesi katıldı.
Türk ismi taşımak dezavantaj olabiliyor
Konstanz Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, Türk ismi taşıyan bir kişinin, stajbaşvurusundabulunduğu şirket tarafındangörüşmeyeçağrılma şansının bir Alman’a göre yüzde 14 daha az olduğunu ortaya koyuyor. 38 yaşındaki Serpil Klukon, 12 yıl önce üniversiteden mezun olduğunda iş bulmakta zorlandığını dilegetiriyor: “20başvurudabulundum ve 20başvurudansonraişe alındım, ozamansoyadım da Türk soyadıydı. Bir de tabiigençsiniz, evli değilsiniz, yani çocuğunuz olabilir… Böyle şeylere tabii şirketler çok önem veriyorlar; yani şimdi bunu alacağız, hem yabancı hemgençbayan, çocuğu olursa çalışamaz, bu durumlara bakıyorlar tabii…”
Türk ismi taşıyan bir kişinin, stajbaşvurusundabulunduğu şirket tarafındangörüşmeyeçağrılma şansı bir Alman’a göre yüzde 14 daha az.
Ekonomiöğrenimi gören Serpil Klukon, Federal Ayrımcılıkla MücadeleDairesi’ninpilotprojesinekatılan Celle Belediyesi’ne isimsizbaşvurugönderdiğinde ise sadece niteliklerine bakıldığı için işe alınmakta zorluk yaşamamış. Klukon, isimsizbaşvurununyararını şöyle açıklıyor: “Almanya’da yaşıyoruz. Tabii yabancı olmamızın… yani çoğuzamanbiliyorsunuz medyada da negatif olarak görünebiliyoruz. Tabii ozamanşirketler düşünüyorlar, bu yabancı uyruklu; resme bakıyorlar, siyah saçları, siyah gözleri var. Ama isimsizbaşvurudabulunduğunuzda resim yok, en azından yaşınız belli değil, kadın mısınız,erkekmisiniz, o da belli olmadığı içinbaşvurduğunuzzamangörüşmeyeçağrılmanız biraz dahakolayolabiliyor.”
İsimsizbaşvuruylafırsateşitliği
Federal Ayrımcılıkla MücadeleDairesi’nin sona eren pilotprojesiistihdam piyasasında fırsat eşitliği sağlanmasını hedefliyor. Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi Müdürü Christine Lüders, bir yıl boyunca yürütülen pilotprojedençıkan sonucu şu sözlerle dile getiriyor: “Yapılan analize göre, kadın veya erkek, göçmen kökenli olan veya olmayan herkes, isimsizbaşvurudabulunduğunda iş görüşmesine davet edilme konusunda eşit şansa sahip.”
Sekiz kuruluşun katıldığı pilot projede, toplam 8 bin 550 isimsiz iş başvurusunda bulunuldu. Bin 293 kişi görüşmeye davet edildi, bunlardan 246’sı işe alındı. Lüders, bu projeyle isimsiz iş başvurularının hayata geçirilebilir bir uygulama olduğunu gördüklerini vurguluyor: “Başvuru belgelerini ilk kez inceleyen bir işverenin, köken, cinsiyet ve yaş gibi bilgilere ihtiyacı olmadığı kanıtlandı. Hatta personel alımından sorumlu bazı kişiler, başvuruda fotoğrafın olmamasını olumlu olarak nitelendirdi, çünkü fotoğraf bir kişinin niteliklerine odaklanılması yerine duygusal davranmaya yol açıyor.”
Göçmen kökenlilerin yararına
Pilot proje, Bonn merkezli Çalışma Hayatının Geleceği Enstitüsü (IZA) tarafından değerlendirildi. Projenin analizini yapan Ulf Rinne, isimsiz başvuruların kadınların yanı sıra göçmenlere fırsat eşitliği tanıdığını vurguluyor: “İş başvurusunda bulunan göçmen kökenlilere görüşmeye davet için şans tanınmadığı durumlarda, isimsiz başvuru uygulamasının ardından düzelme oldu.”
Müslüman göçmenler ayrımcılıktan şikayetçi
Projeye katılan sekiz kuruluştan dördü isimsiz başvuru uygulamasını sürdüreceklerini açıkladı. İsimsiz başvuru uygulamasının gönüllülük esasına dayanacağını belirten Federal Ayrımcılıkla Mücadele Dairesi Müdürü Lüders, bu uygulama ile ilgilenen kuruluşlara yönelik kurslar düzenlemeyi planladıklarını söyledi.
Almanyanın Sesi