Yalova’nın Taşköprü İlçesi’nde Hollanda kökenli Royal Vopak adlı bir firma, 2008’den beri kimyasal atık depolama tesisi kurmak istiyor. Tesise dünyanın her yerinden tehlikeli kimyasal atıklar getirilip depolanacak
TMMOB (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği) Mimarlar Odası İstanbul Şubesi’nin internet sitesindeki habere göre, 32 ülkede faaliyet gösteren “Royal Vopak” adlı şirket, dünyanın istemediği zehirli kimyasal atıkları depolamak için Yalova’da çalışmalar yapıyor. İşin ilginç yanı, Marmara ayağında büyük deprem beklenen Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF) üzerinde zehirli kimyasal atık tesisi kurmak isteyen şirkete “bazı çevreler ve kişiler”ce çeşitli “kolaylıklar” da gösteriliyor!.. Örneğin Taşköprü Belediyesi, şirkete tesis izni verdi; 2008’de Yalova’daki eski elyaf fabrikasının arazisini satın alarak girişimlerine başlayan Royal Vopak için, Çevre Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu çıkmadan, imar planları Bayındırlık Bakanlığı’nın onayıyla 22 Haziran 2011’de Taşköprü’de askıya çıkarıldı. Yalovalı çevreciler, 1999 Gölcük Depremi’nde AKSA firmasının hasar görerek 6500 ton akrilonitril sızıntısına yol açan kimyasal depolama tesislerinin yakınına 710 bin metreküp yeni 150 adet kimyasal depo yapmanın, sadece Yalova değil, Marmara Bölgesi için de felaket olabileceğini belirtiyorlar.
1999’U UNUTMAYIN!
Yalovalı çevre gönüllüleri, Kuzey Anadolu Fayı’nın en aktif olduğu bölgeler arasında yer alan Yalova’da, 17 Ağustos depreminde sanayi tesislerinde yaşanan kimyasal sızıntıların unutulmadığını belirterek ABD’de 1972’de yürürlüğe giren “Diri faylar çevresinde tampon bölge oluşturma esasları”nı inceleyen “Alquist-Priola Diri Faylar Kanunu” gibi bir kanuna Türkiye’nin de ihtiyacı olduğunu vurguladılar. Bu kanun, diri fay üzerinde hiçbir yapılanmaya izin vermiyor.
Ulla’yı unutmadık
Dünya endüstrileştikçe, insanlar tarafından üretilen zehirli atık miktarı da hızla artıyor. Bu atıkların yönetimi de miktar arttıkça güçleşiyor. Bu arada gelişmiş ülkelerdeki birçok katı çevre yasası, sanayinin kirlilik yaratan teknolojilerini gelişmekte olan ülkelere taşımasına yol açtı. Türkiye de bu tek yanlı trafikten mustarip ülkelerden biri. Karadeniz’in dibinde ve Sinop’taki zehirli variller ve hâlâ denizin dibinden çıkarılmaya çalışılan MV Ulla Gemisi bu trafiğin Türkiye’ye acı armağanları.